KAMEROĞLUNDAN MEKTUP VAR
Kdz. Ereğli Bölücek Mahallesine yaptırdığı okul ile kendisinden “Ereğli Sevdalısı” diye söz ettiren Kadir Kameroğlu, Gazetemiz sahibi İ.Necati Günay’a kendi el yazısı ile bir mektup gönderdi.
11 Mart 2016 21:38:00
Karadeniz Ereğli’nin Bölücek Mahallesine yaptırdığı okul ile kendisinden “Ereğli Sevdalısı” diye söz ettiren Kadir Kameroğlu, Gazetemiz sahibi İ.Necati Günay’a kendi el yazısı ile bir mektup gönderdi.
Kameroğlu mektubunda şöyle diyor:
Değerli dostlarım; Neden Kdz. Ereğli?
Bundan 60 sene önceleriydi. 4 çocuklu bir aile babasıydım. Denizli iline bağlı Çivril ilçesinde mütevazi bir yaşam sürecini bırakarak Volkswagen bir arabayla çıktım yollara. Yağmurlu bir gündü. Ağa Caminin önündeki boşluğa arabayı park ettim. Caminin altındaki saatçi rahmetli Sırrı’nın dükkanına girip yağmurdan gizlendim.
Beraberce içtik çaylarımızı ve açtım ona kendimi. Buraya bir kuyumcu dükkanı açacağım. Çünkü çok önceleri öğrenmiştim Kdz. Ereğli’nin işçi yatağı olduğunu, para sirkülasyonunun olduğunu.
Buradaki mevcut iki kardeş kuyumcunun müşteriye eyvallah etmediğini, sert tavırlarıyla müdanasız bir şekilde müşteriye hizmet etmediklerini duymuştum.
İşte benim de aradığım buydu. Bense müşterinin ekmek teknesi olduğunu müşteriye kral muammelesi yapmak gerektiğini senelerdir esnaf olduğum için bilincindeydim. Ereğli’ye dükkan açacağımı söyleyerek bana yardım etmesini için rahmetli Sırrı’dan rica ediyordum.
Bu ara dükkana birisi gelmişti. Durumu onada anlatıp yardım istedik ve dükkanı bulduk. Hava parası ödeyerek dükkanı tuttuk.
İçinin tadilatı vesair için gittim İstanbul’a. Kapalı Çarşıdan her türlü kuyumcu malzemesi aldın-bilezik gibi tüm Ereğli’nin düğün malzemelerini alarak bir Cuma günü açtım Kamer Kuyumculuk dükkanını.
Başladım Müşterinin ihtiyaçlarına cevap vermeye.
Hani bir laf vardır; Niyet hayırsa akibette hayır olur diye.
İlk önceleri işim azdı.
Ama Kandilli pazarına, Alaplı pazarınada gidiyor, kendimi hem tanıtıyor hem de onları tanıyordum.
Mevcut iki kardeş kuyumcu açılışıma dahi gelmemişlerdi. Beni tanımadılar dahi.
Ama gün geldi onları çoktan geçip dükkanımda emin olun müşteri kuyruğu vardı.
Müşteriye hem saygılı, hem de insan gibi davranıp benim ekmek teknem bunlardır diyordum.
Gelin olacak kızlar illaki nişan yüzüklerini osmanlı altınlarını bileziklerini Kamer Kuyumculuktan alacaklarını söylüyorlardı ve alıyorlardı.
İşte aziz okurlarım; insana önem verilmesinin neticesi muaffak olunmasının temeli budur.
Oğullarım büyümüş, kızım doktor olmuştu. Ereğli bana dar gelmeye başlamıştı. İkinci dükkanımı Alaplı’ya açmıştım. Toptan alımlarımı İstanbul’dan yaptığım için İstanbul’un esnaflığını da biliyordum. Üçüncü dükkanımı da İstanbul Kapalıçarşıya açarak orada da Kameroğlu’nu kabul ettirmiştim.
Şimdi ise dükkan adediti bile bilmiyorum.
Büyüyek çocuklarım ise iyi bir tezgahtan geçtikler. Bende biraz yaşlanmış ve emekliye geçtim.
Bu paraların sahibinin ben olmadığımın, emanetçi olduğumun bilincine vararak doğduğum yere başladım okullar, camiler, sağlık merkezleri ve buna benzer hizmetler yapmaya.
Sayısını bile bilmediğim bu hizmetler ve hayırseverliliğim nedeniyle ün kazanıp meşhur olmuşum. Madalyalar kazanmışım.
Her sene bir okul veya benzerlerini yaparak ülkeme hizmet ediyorum.
İşte bundan dolayı Kdz. Ereğlisinin Bölücek Mahallesinde devasa 3 katlı içinde anaokulu, eşim adına Nevişet Kameroğlu İlköğretim Okulu, Kendi adıma Kadir Kameroğlu 18 derslikli orta okulu ve pitişiğinde öğretmen ve baş öğretmenler lojmanı inşa ettirerek ülkeme hibe ettim.
Daha da yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır.
Allahımın verdiği ömür kadarda hizmetlerime devam derim.
Ülkemiz hepimize yetecek kadar hem bolluk hem de bereketlidir.
Sevgilerimle.
Kadir Kameroğlu
“Kavgaya hayır, Sevgiye evet…”
Haber : damar67
ETİKETLER : Yazdır
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor